Kaygılı - Güvensiz Bağlanma
- 09 Ocak 2023
Ağlayan bebeğimizi hatırladınız mı?
Karnı acıktı ve olanca kuvvetiyle bağırmaya başladı. Mutsuz ve sabırsız. Anne geldi ve bebeği kucağına aldı, önce sakinleştirdi, sonra besledi, temizledi ve biraz oynayıp uyuttu.
Şimdiden bizim bile içimiz şefkat doldu değil mi?
Peki ya bu durum her zaman böyle olmasa?
Anne (bakım verici) bazı durumlarda bebeğin ihtiyaçlarını sevgi ve şefkat içerisinde ivedilikle karşılarken bazı durumlarda gelmese… Bebek ne kadar süre ağlaması gerektiğini bilemese…
Ağladığında kendisiyle ilgilenileceğine dair bir güveni olmazsa…
İşte asıl kaos burada başlıyor.
İhtiyaçlarının karşılanması için ne kadar süre geçmesi gerektiğini bilemeyen, kendisi için bile ağlamaktan başka hiçbir şey yapamayan bir canlı olarak insanoğlu, bu durumda tam bir kaos yaşar. Kendi yaşam döngüsü “ihtiyaçlar-ağlama-ihtiyaçların giderilmesi” şeklinde iken bu döngü bozulmuş ve yerine de anlamlandıracağı herhangi bir sistem konulmamıştır. Anne (bakım verici) davranışlarındaki bu tutarsızlık insan yavrusunun bir ömür boyu taşıyacağı bir duygulanım ve davranış biçimine de zemin oluşturmaktadır.
Hangi davranışında karşıdan hangi cevabı alacağını bilemeyen yavru, erken çocukluk döneminde kararsız ve kaygılı bir davranış örüntüsü geliştirmeye meyilli bir yapı sergiler. Bu durumda annenin tutarsız davranışları karşısında çocukta yüksek kaygı, terkedilme korkusu, anne yokluğunda mutsuz ve çaresiz hissetme gibi davranışları sergilerken, bu durum yetişkinlikte partnerine aşırı bağlanma, partnerinin yanında kendini güvende hissetme ve en ufak meseleleri ve mesafeleri bile sorun haline getirme, terk edilme korkusu şeklinde kendini gösterir.
Bu davranış biçimleriyle partnerine ilişki içerisinde güven vermeyen kaygılı bağlanan, günün birinde kehanetini gerçekleştirir ve terk edilir.
Birisi size annenizin gösterdiği sevgi ve bakımın tutarlı olmasının, gelecekte sevgilinizle olan ilişkinizi etkileyeceğini söyleseydi inanır mıydınız?
Kampanyalar, eğitimler ve ücretsiz atölyeler için
Yorumlar (0)